İkiz Gebelik Belirtileri Nelerdir?

İkiz gebelik belirtileri ve riskleri hakkında daha fazla bilgi edinmek için bu yazımızı sizler için derledik. Son zamanlarda oldukça fazla karşılaşılan gebelik durumu olan ikiz gebelik hakkında tüm merak ettiklerinizi bu yazımızda bulacaksınız.
Başta anne ve baba adayları olmak üzere herkes heyecanla bebeklerinin doğumunu bekliyor. İkiz bebek dünyaya getirmek kolay bir iş değildir. Yeni bir hayat doğar ve ailenizdeki kişi sayısı bir anda artar. Elbette, hayatın sürprizlerle dolu olduğunu unutmamak önemlidir.
İkiz gebelik gibi durumlarda bu heyecan iki katına çıkabilir. Bu nedenle ebeveynlerin daha fazla sorusu olabilir. Örneğin, ikiz gebeliğin oluşumu ve doğumu. Tekil gebelikten farklı olup olmadığı gibi birçok soru anne ve baba adaylarının kafasını kurcalıyor. İşte bu kafanızdaki soruların tüm cevabını bulacağınız ve ikiz gebelik belirtileri de dahil olmak üzere bu hamilelikle ilgili tüm merak edilenler.
İkiz Gebeliği Artıran Faktörler
Bazı ikiz gebelikler doğal yollarla meydana gelirken, bazı ikiz hamilelikler aşılama, yumurtlama hapı kullanımı veya tüp bebek (IVF) gibi yardımcı üreme tekniklerinden kaynaklanmaktadır.
Ailede ikiz veya daha fazla gebelik öyküsü, annenin boyu veya kilosu gibi faktörlerin yanı sıra, çoğul gebelik olasılığı annenin yaşıyla birlikte artar. Çünkü çoğu kadının vücudu 30 yaşından itibaren bir döngüde birden fazla yumurta üretir.
İkiz Gebelik Kaçıncı Haftada Belli Olur?

İkiz gebelik, adet gecikmesinden sonra gebelik kesesi tespit edildiği andan itibaren tespit edilebilir. Günümüzde gebeliğin 14. haftasında yapılan ultrason taramasının en önemli amaçlarından biri gebelik keselerinin sayısını belirlemektir. Çoğul gebelik tanısı, son adet tarihine bağlı olarak, adet gecikmesinden ortalama yedi hafta ve üç hafta sonra, gebelik keseleri ultrasonla tespit edilebildiğinde konulabilir.
İkiz Gebelik Belirtileri
Bireysel olarak hamilelik belirtileri farklılık gösterse de ikiz gebeliğin başlıca belirtileri bulantı, kokulara karşı çok fazla hassasiyet, aşırı kusma, dokunulamayacak derecede göğüs ağrısı, sinirlilik ve iştah artışıdır.
İkiz gebelik sırasında insan koryonik gonadotropin hormonu (beta-hCG) seviyesi iki kat arttığı için mide bulantısının çok fazla ve sık sık olması daha olasıdır. Gebeliğin erken dönemlerinde (ilk üç aylık dönem), ikiz gebeliklerde bulantı ve kusma görülme olasılığı daha yüksektir. Çoğu hamile kadında bu sorunlar 12. ve 14. haftalar arasında azalır. İkizlere hamile olan annelerin sırt ağrısı, uyku bozuklukları ve mide ekşimesi yaşama olasılığı, tek bebeğe hamile olan annelere göre daha yüksektir.
İkiz gebelik belirtileri, erken gebelikte; bulantı, kokulara karşı hassasiyet ve kusma daha yoğundur. Ayrıca ikiz gebelikte yorgunluk daha belirgin hissedilir. Buna ek olarak, karın tekil gebeliğe göre daha büyüktür. İkizlere hamile kalındığında, hamile kadınların demir, folik asit ve kalsiyum ihtiyacı artar. Günlük kalori ihtiyacı tekil gebelikten daha yüksek olmalıdır.
İkizlere hamile olmak, annenin demir, folik asit ve kalsiyum gibi mikro besinlere olan ihtiyacını artırır. Folik asit alımı tekil gebeliklerde günde 0,4 miligramdır, ancak ikiz gebeliklerde günde 1 miligrama kadar çıkarılabilir. Günlük protein ve kalori alımı da tekil gebeliğe göre daha yüksek olmalıdır. Annenin günlük kalori ihtiyacına çocuk başına 300 kcal eklemek ve vücut ağırlığına bağlı olarak günlük protein alımını kg başına 1,5 g’da tutmak gerekir.
İkiz Gebelikler Arasındaki Farklar
İkiz gebelikte, tekil gebelikte olduğu gibi, anne fetal hareketleri (örn. tekmeler) 18 ila 20. haftalar arasında hissedebilir. Bu nedenle, ikiz gebeliklerde itme kuvveti o kadar erken hissedilmez. Ancak burada tabii ki ilk gebelik olup olmadığı daha belirleyici oluyor. İlk kez anne olanlar fetal hareketleri gaz hareketleriyle karıştırabilir.
İkizlere hamilelik, daha sık doktor ziyaretleri gerektirebilir. Özellikle ikizlerde tek bir plasenta varsa daha sık doktora görülebilirsiniz. Bu durum genellikle hamileliğin erken dönemlerinde fark edilir. İkinci üç aylık döneme kadar, herhangi bir komplikasyon yoksa, tek gebelikte olduğu gibi ayda bir doktor kontrolüne gidebilirsiniz.
Monozigotik ve Dizigotik İkizler Nasıl Oluşur?
İkiz gebeliklerde monozigotik ve dizigotik ikizleri birbirinden ayırmak her zaman kolay değildir. Tek yumurta ikizleri iki farklı yumurta ve iki farklı spermin döllenmesi sonucu oluşurken, monozigotik ikizlerde bir döllenmiş yumurta ve iki ayrı fetüs bulunur.
İkiz gebelikler (daha az sıklıkla) iki plasenta ve iki kese, bir plasenta ve iki kese veya bir plasenta ve bir kese ile mümkündür. İkiz gebeliklerde, çocukların tek ya da çift yumurta ikizi olmasından ziyade, her bir çocuğun ayrı bir plasentaya mı yoksa tek bir plasentaya mı sahip olduğu daha önemlidir.
Bu bağlamda tek plasentalı ikizlerin anne karnındayken karşılaşabilecekleri sorunlar diğer gebeliklerden çok fazladır. Bu sorunlar arasında kademeli büyüme farklılıkları, ikizler arası transfüzyon sendromu, ikiz eşlerden birinin kaybı, tek yumurta ikizlerinde göbek kordonu sorunları ve amniyotik sıvıdaki farklılıklar yer almaktadır. Her bebeğin bir plasentaya ve plasenta kesesine sahip olması hem bir besin kaynağına hem de koruyucu bir zara sahip olduğu anlamına gelir. Bu da daha az risk anlamına gelir.
İkiz Gebeliğin Riskleri
Tekil gebeliklere kıyasla ikiz gebeliklerde düşük, ikiz eşlerden birinin 20 haftalık gelişim süresi içinde ölümü, erken doğum, gelişme geriliği, doğumsal anormallikler, plasenta previa görülme olasılığı daha yüksektir. Erken doğuma bağlı prematüre sorunları, yüksek tansiyon, anemi, idrar yolu enfeksiyonu, vajinal kanama, artan amniyotik sıvıya bağlı zor nefes alma ve annenin sezaryen doğum sıklığında artış ikiz gebelik risklerinden bazılarıdır.

Anne diyabeti de ikiz gebeliklerde sık görülen bir sorundur. İkizlere hamilelik, gebelik diyabeti gelişme riskinin artmasıyla ilişkilidir. Bu durum erken doğuma, iri bebeklere ve sezaryenle doğuma yol açabilir. Ayrıca ileride tip 2 diyabet gelişme riskini de artırır. Gestasyonel diyabet ikiz gebeliklerde daha yaygındır, ancak ikiz bebekler genellikle tekil bebeklerden daha zayıf doğarlar.
Gestasyonel toksemi olarak da adlandırılan preeklampsi, ikiz gebeliklerde daha sık görülür. Preeklampsi, gebeliğin 20. haftası civarında teşhis edilebilir. İdrarda protein artışı varsa, hamile kadınlar ve yeni anneler ciddi sonuçları önlemek için doktora başvurmalıdır.
Risk, doğum tarihine göre belirlenebilir. İkiz bebekler ortalama olarak 36-37. haftalarda doğarlar. Ancak ikiz bebeklerin daha erken doğması da mümkündür: 34 haftadan sonra doğarlarsa geç prematüre doğmuş olurlar. Doğum haftası ne kadar erken olursa risk o kadar yüksek olur. Erken doğum belirtileri gebeliğin ikinci üç aylık döneminin sonunda veya üçüncü üç aylık döneminin başında ortaya çıkarsa, doktorunuza danışın ve onun talimatlarına uyun.
İntrapartum İzleme
Monokoryonik ikiz gebelikler, yani tek plasentalı ve ikiz eşlerin bu plasentayı paylaştığı gebelikler, bir perinatolog tarafından izlenmelidir. Bu tür gebeliklerin daha sık izlenmesi gerekir ve ikizler arası transfüzyon sendromu gibi sorunlar ortaya çıkarsa, doktor deneyimli bir sevk merkezinde rahim içi tedavi (örn. lazer veya kordon pıhtılaşması) isteyebilir.
Plasentanın ikiye bölündüğü dizigotik veya monozigotik ikizlerde, monozigotik gebeliklerde olduğu gibi aynı izleme mümkündür. Her iki grupta da erken doğum belirtilerinin izlenmesi önemlidir. Tarama seçenekleri (servikal uzunluğu ölçmek için ultrason) ve ilaç tedavisi monozigotik gebeliklerde olduğu kadar gelişmiş değildir, ancak kişiye özel olarak uyarlanabilir. Annenin karşılaştığı sağlık sorunlarına yönelik önleyici tedbirlere, özellikle de demir ve folik asit desteğine özel önem verilmelidir.
İkizler Doğduğunda Nelere Dikkat Etmelisiniz?
20. haftadan itibaren tüm hamilelerde olduğu gibi fetal hareketlere dikkat edilmeli ve hoş olmayan kokulu bir akıntı, idrar yaparken sıcak basması, özellikle bir bacakta ağrı, şişlik, kızarıklık, karnın alt kısmında veya rahim ucunda düzenli sertleşme veya sarkma, yorgunluk, ani nefes darlığı, berrak akıntılar vb. varsa doktora danışılmalıdır. Bu belirtiler önemlidir ve ikizlerin erken doğacağının işareti olabilir.
İkiz doğumların çoğunun, tek doğumlarda olduğu gibi sezaryenle gerçekleştirildiği söylenebilir. Ancak burada bebeğin ve annenin sağlığı ile çocukların pozisyonu konvansiyonel mi yoksa sezaryen mi yapılacağını belirler. Kanala önce ikizlerden biri yerleşir. Bu, önce birinin sonra diğerinin normal doğumla veya sezaryenle doğduğu anlamına gelir.
Tekizlerde olduğu gibi, bebekler doğum kanalına başları aşağıda olacak şekilde (sefalik pozisyon) girerlerse ikizlerin normal doğum ile dünyaya gelme olasılığı daha yüksektir. Tersi durumda normal doğum genellikle bir seçenek olarak göz ardı edilir. Bazı durumlarda ilk ikiz normal yolla, ikinci ikiz ise sezaryenle doğabilir. Yine ikiz hamileliğin riskleri göz önünde bulundurulur ve buna göre kararlar verilir.
İkiz gebeliklerde anne sütü, doğumdan sonra bebek için ana besin kaynağıdır. Emzirme süresi ve anne sütü miktarı tekil ve ikiz gebelikler arasında farklılık gösterebilir. Ancak bir anne iki çocuğunu emziriyorsa ve çocuklar yeterli ve düzenli kilo alıyorsa, anne sütü yeterli kabul edilir. Emzirmeme durumunda, mama ihtiyacı çocuk doktoru tarafından belirlenir.
Düşük veya erken doğum riski yoksa, çiftler ikiz gebelik sırasında tekil gebelikte olduğu gibi cinsel aktivitelerine devam edebilirler. Bununla birlikte, hamile kadının rahatlığı için sınır, tekil gebelik durumundan biraz daha erken belirlenir. İkiz gebeliği olan kadınlarda cinsel ilişki sonrası kanama nadiren görülebilir ve jinekoloğa veya doğum uzmanına bildirilmelidir.
Üçüz ve Dördüz Gebelikler ile İkiz Gebelikler Arasındaki Farklar

Üçüz ve dördüzlerin doğum haftası ikiz gebeliklere göre daha erkendir. İkizlerde annenin sağlık sorunları daha erken başlayabilir ve daha şiddetli olabilir. Bu gebeliklerde anne izlemi ve yenidoğan yoğun bakımının ayrıntılarını dikkate almak önemli olabilir.
Anne beslenmesi ve besin desteği fetüs sayısına göre planlanmaktadır. Çoğul gebeliklerde ultrason yapmak teknik olarak daha zordur. İkiz gebeliklerde doğum şekli, prematürite ve intrauterin pozisyondaki değişiklikler nedeniyle çok yüksek sezaryen olasılığına da yol açmaktadır.